METIN / PDF – açmak / kapatmak
ÜCÜNÇÜ ANTLAŞMA Bölüm 13… Jesus´un ve Elçilerinin Misyonu ve Misyonunun Anlamı – Jesus Christus´un Vahyi
Tercüme: Jasmin
Tanrı’nın Eski İmajının ve Yanlış Geleneklerin Düzeltilmesi
Rab şöyle konuşuyor…
- Tanrı Baba’nın sevgisinin ve bilgeliğinin ne kadar çok büyük olduğunu göstermek için Christus olan Jesus size bu dünyada verdiğim en berrak ders örneğidir. Jesus, Tanrı’nın yeryüzüne yolladığı yaşayan mesajıydı ki, O´nun sizi yaratan yüce niteliklerini tanıyasınız. İnsanlar, Tanrı Yahve´de öfkeli ve uzlaşmaz bir Tanrı’yı, korkunç ve intikam dolu hâkimi gördüler, fakat Tanrı sizi Jesus yoluyla bu yanılgınızdan kurtardı.
- Usta´da insan olan Tanrı’nın sevgisini görün. O bütün eylemlerinizi alçakgönüllü yaşamı, kendisini kurban etmesi ve merhametiyle yargıladı. Fakat sizi ölümle cezalandırmaktansa, size sevgi olan gerçek yaşamı göstermek için kendi kanını sundu. O tanrısal mesaj insanların yaşamını aydınlattı ve tanrısal Usta’nın insanlara getirdiği söz kiliselerin ve tarikatların başlangıcı oldu ki, o kiliseler ve tarikatlar yoluyla onlar beni aradılar ve hâlâ arıyorlar. Fakat size doğrusunu söyleyeyim, benim mesajlarımın özünü onlar henüz anlamadılar.
- Aslında insanlık, Tanrı’nın çocuklarına olan sevgisinin sonsuz olduğuna, o Tanrı Jesus´ta insanlara olan sevgisinden ötürü öldüğü için inanıyor. Hatta onlar Jesus´un hâkimleri ve cellatları önünde çektiği acılardan etkilendiler ve Oğul’da Baba’yı yavaş yavaş tanıdılar, ama Tanrı’nın insanlara o bakire kızla başlayan ve Betanya´da “bulutla” sona eren vahiyle söylemek istediklerinin anlamı ve önemi bugüne dek doğru dürüst anlaşılmadı.
- “Sözün” Baba´ya doğru “bulut” üstünde yükseldiği gibi, ayni “bulut” üstünde geri gelmem ve size Jesus´un doğumu, yaşamı, eylemleri ve ölümüyle bildirilen her şeyin anlamını açıklamam gerekiyordu.
- Jesus´un eskiden vaat ettiği hakikatin ruhu, bu (Meksika´da 1866 – 1950) tanrısal beyandır. O beyan, karanlıkları aydınlatmak, insanların aklının ve kalbinin kavrayamadığı gizemleri açıklamak için geldi. (81, 46 – 49)
- “İkinci Devirde” hakikatimin vaazını insanlığa örnek olarak verdim. Suçsuz ve bilinçsiz hayvanların faydasız yere kurban edilmesini kendimi mükemmel bir sevgi öğretisine kurban etmekle kaldırdım. O halk kendi geleneksel bayram gününde beni kurban ettiği için beni “Tanrı’nın Kuzusu” diye adlandırdınız.
- Gerçekten insanlara kurtuluşun yolunu göstermek için kanım akıtıldı. Benim tanrısal sevgim çarmıhtan aşağıya o insanlığa ve bütün devirlerin insanlarına döküldü ki, insanlık bu örnekten, o sözlerden, o mükemmel yaşamdan ilham alsın ve kurtuluşu, günahlardan arınmayı ve ruhun yükselişini bulsun. (276,15)
Jesus´un Örnek Olması
- Jesus´un size uygulamanız gereken prensipleri ve uygulamaktan uzaklaştığınız prensipleri göstermesi gerekiyordu.
- Size bütün uysallığımın, sevgimin, bilgeliğimin ve merhametimin şahitliğini yaptım ve kalbinizin etkilenmesi ve aklınızın uyanması için sizde acıların kâsesinden içtim. Kalplerin iyiliğe doğması gerekiyordu ve kendimi size sevgimden ötürü çarmıha gerilişimi görmemin acısı bir diken gibiydi ki, o diken Baba´ya ulaşmanız için hepinizin sevgiden ötürü acı çekmeniz gerektiğini size hatırlatsın. Çarmıhını sırtına yükleyip izimden gitmek isteyen herkese vaadim ruhta sonu gelmeyen sonsuz huzur ve en yüce mutluluktur. (240, 23 – 24)
- Christus örnektir ve örneğiniz olsun; ondan dolayı ben insan oldum. Jesus´un insanlığa getirdiği hangi vahiydi? O´nun sevgisi, tanrısal bilgeliği, sonsuz merhameti ve kudreti.
- Size söylüyorum: Beni örnek alın ve siz benim yaptığım ayni eylemleri yapacaksınız. Size Usta olarak geldiğim için size yerine getirmesi mümkün olmayan veya insanların kavrama gücünün ötesinde öğretiler vermeye gelmediğimi kavrayın.
- Yani Jesus´un size öğrettiği o eylemleri yerine getirirseniz, size sözünü ettiğim yaşamın bolluğuna ulaşmış olacağınızı kavrayın. (156, 25 – 27)
Jesus´un Öğretisinin Önemi
- Jesus´un öğretisi – insanların incelemesi için verilen ilke ve o açık kitap – dünyanın hiçbir milletiyle, hiçbir nesille ve herhangi bir ırkla kıyaslanamaz. Çünkü adaletin kanununu veya insan sevgisi öğretisini size getirenler benim tarafımdan yol hazırlayıcıları, haberciler olarak yollandı, fakat Tanrı olarak gelmediler. Sadece Christus size Tanrı olarak geldi. O size insan kalbinin duyduğu en berrak ve yüce talimatı getirdi. (219, 33)
Tayin, Öğrenme Zamanı ve Jesus´un Öğrencilerinin Sınavları
- Bu devirde benim vaiz hocası olarak etkinlik gösterdiğim yılları düşündünüz – öğrencilerimi hazırladığım ve onlarla birlikte yaşadığım üç yılı. Onların hepsi eylemlerimi gördü ve kendileri görevlerine hazırlanırlarken, kalbime girmeyi ve Usta´daki temizliği, haşmeti ve bilgeliği görmeyi başardılar.
- Eskiden eylemlerim sansasyon uyandırmak için değildi. Dünyadaki yaşam tarzım gösterişsizdi; fakat hazırlıklı olanlar benim varlığımın ve yaşadığı zamanın önemini sezdiler.
- Böylece öğrencilerimi seçtim, onların bir kısmına nehir kenarında rastladım ve onlara: “Peşimden gelin!” diyerek onları görevlerine atadım. Onlar bakışlarını bana yönelttikleri anda, onlara konuşanın kim olduğunu anladılar ve böylece birer birer onları seçtim. (342, 21)
- Dünyada vaaz verdiğim sürece, öğrencilerimin usta olduklarını ve insanların onları dinlemeleri gerektiğini asla söylemedim. Onlar henüz öğrenciydi – sözümün ışığında onun cazibesine kapılmış – benim izimden isteyerek gidiyorlardı, ama henüz hata yapıyorlardı, çünkü kendileri değişip insanlara örnek olarak etkinlik gösterinceye kadar zamana ihtiyaçları vardı. Onlar, tanrısal sevginin keskisiyle yontulan kaya parçalarıydı ki, onlar da öylece taşları ilerde elmaslara dönüştürsünler. (356, 39)
- Her zaman öğrencilerimi sınavdan geçirdim. Kaç kere Petrus´u sınava soktum ve sadece bir kere sendeledi. Fakat onu bu eyleminden ötürü kötü yargılamayın, çünkü onun inancı alevlendiği, vaaz verdiği ve hakikate şahitlik yaptığı zaman, insanlar arasında meşale gibiydi,
- Tomas’ı yargılamayın; kaç kez eylemlerime ellerinizle dokunabilir durumda olmuş olduğunuzu ve o zaman bile şüphelendiğinizi düşünün. Ustası´nı otuz gümüş paraya satmış olan sevgili Yahuda Işkariot’u hor görmeyin; çünkü onun pişmanlığından daha büyük bir pişmanlık olmadı.
- Ben onları size örnek olarak hizmet eden ve insanlığın belleğinde sonsuza dek unutulmayan öğretiler bırakmak için kullandım. Yüreksizliklerinden sonra pişman oldular, kendilerini değiştirdiler ve görevlerini kayıtsız şartsız yerine getirmek için kendilerini adadılar. Onlar gerçek elçiydiler ve her nesil için bir örnek bıraktılar. (9, 22 – 23)
Elçi Yuhanna
- Hatırlayın: Vücudum çarmıhtan indirilip sonra gömüldüğü zaman, şaşkınlık içinde ve olan biteni kavrayamayan öğrencilerim Usta’nın ölümüyle her şeyin sona erdiğine inanıyorlardı. Onların bana imanları alevlenmesi ve sözlerimi kavramalarının güçlenmesi için beni bir kez daha görmeleri ve kulakları beni yeniden işitmeleri gerekliydi.
- Şimdi size öğrencilerimin arasında hiç şüphelenmeyen, sınavlardan dolayı sendelemeyen ve beni bir an bile yalnız bırakmayan bir öğrencim olduğunu söyleyebilirim. O sadık, cesaretli, ateşli ve en sevimli Yuhanna´ydı.
- Bu sevgiden ötürü, onlar çarmıhın altında dururlarken, Maria’yı ona emanet ettim ki, o da Maria’nın kusursuz kalbinde gelecekte sevgi bulsun ve onu bekleyen mücadelede Maria’nın yanında güçlensin.
- Onun kardeşleri, diğer öğrenciler arka arkaya cellattın ölüm darbesini yerken ve böylece kanlarıyla ve yaşamlarıyla vaazını ettikleri hakikati ve Ustası´nın adını mühürlerken, Yuhanna ölümü yendi ve onların elinde şehit düşmedi.
- Yalnızlığa sürgün edildiği için Yuhanna´nın peşini kovalayanlar onu o adaya sürdükleri yerde ona büyük bir devirlerin vahyi geleceğini düşünmediler ki, yaşadığınız o vahiy insanlığa nelerin olacağını ve gerçekleşeceğini konuşur.
- Yuhanna, kardeşlerine çok sevgi verdikten ve hayatını Christus adına hizmet için göreve adadıktan sonra, onlardan ayrı yaşamak zorundaydı, ama Yuhanna insanlık için hep dua etti ve sürekli Jesus´un kanını onlar için döktüğü insanları düşündü.
- Yuhanna’nın duası, sessizlik, içine dönüklüğü, varlığının temizliği ve düşüncelerinin iyiliği mucizeler yarattı ki, o insan ve onun ruhu, diğer insan ruhları böyle ruhi gelişme için binyıllara ihtiyaç duyarken, kısa bir zaman içinde gelişti. (309, 41 – 44)
- Bu dünyada yaşayan insanlara baktığımda, bütün milletlerin benim adımı bildiğini ve milyonlarca insanın benim sözlerimi tekrarladığını görüyorum, fakat size doğrusunu söyleyeyim, ama insanlar arasında birbirlerine sevgi görmüyorum!
- Size bu devirde öğrettiklerimin ve bu dünyada olanların hepsi İncil’in Vahiy bölümünün açıklanması ve gerçekleşmesidir. O vahyi elçim Yuhanna yoluyla insanlığa verdim. Yuhanna´yı o Patmos Adası’nda yaşarken, o devirde ruhen cennetin yüksekliklerine, Tanrı’nın olduğu yere, sonsuzluğa, sembollerle başlangıç ve hedefi, alfa ve omegayı göstermek için götürdüğümde, o gerçekleşmiş, gerçekleşmekte olan ve gerçekleşecek olan olayları vizyon yoluyla gördü.
- Yuhanna o anda hiçbir şey anlamadı, ama sesim ona: “Göreceklerini ve duyacaklarını yaz!” dedi ve o böylece yazdı.
- Yuhanna’yı sürgünde denizi gemiyle geçerek ziyaret eden öğrencileri vardı. O adamlar Jesus´un öğrencisi olan Yuhanna´ya merakla Jesus´un nasıl olduğunu, sözlerini ve mucizelerini sordular. Sevgi ve bilgelikte Ustası gibi olmak isteyen Yuhanna onları sözleriyle şaşırttı. Yaşlılık yaklaştığında ve yaşlılıktan beli büküldüğünde bile Yuhanna’nın Ustası´na şahitlik etmek ve öğrencilerine: “Birbirinizi sevin!” demek için yeteri kadar gücü vardı.
- Yuhanna´ya başvuranlar onun ölümünün yaklaştığını gördüklerinde, merakla onun Ustası´ndan öğrendiği bütün bilgelikleri onlara bildirmesi için rica ettiler, fakat o yanıt yerine sadece ve hep: “Birbirinizi sevin!” cümlesini ondan duydular.
- İlgi ve hırsla soru soranlar aldatıldıklarını düşünüp yaşlılığın Jesus´un sözlerini Yuhanna’nın belleğinden sildiğini sandılar.
- Size Yuhanna’nın sözlerimin bir tanesini bile unutmadığını söylüyorum, bilhassa onun bütün kanunu içeren öğretilerimin özünü konuştuğunu söylüyorum: O öz ise insanlar arasında sevgidir.
- Çok sevilen öğrencisi Yuhanna’nın belleğinden çok sevdiği Ustası´nın öğretisi nasıl silinebilirdi? (167, 32 – 37)
- “İkinci Devirde”, ben sizden ayrıldıktan sonra, göksel anneniz öğrencilerimi güçlendirip onlara destek oldu. Acılar ve sınavdan sonra, Maria’nın sevgi dolu kalbinde sığınak buldular ve onun sözleri öğrencilerimi günden güne besledi. Tanrısal Usta’nın vekili olarak O´nun öğretisini öğretmeye devam eden Maria sayesinde Jesus´un öğrencileri cesaretlenerek yollarına devam ettiler. Maria öldüğü zaman, öğrencilerin mücadelesi başladı ve her biri onlara gösterilen yoldan gittiler. (183, 15)
Elçi Petrus ve Pavlus
- Öğrencim Petrus´un Saul tarafından ölünceye kadar onun peşini kovalama davasını unutmayın. Sadık elçime sınavında yalnız olmadığını ve gücüme güvendiği zaman, onun peşini kovalayanlardan koruyacağımı ispat ettim.
- Saul, Petrus´u tutuklamak için ararken, tanrısal ışığım ona sürpriz yaptı. Işığım Saul´un kalbinin derinliklerine kadar ulaştı ve bunun üzerine o varlığım karşısında yere yıkıldı, sevgimin önünde yenildi, öğrencime karşı niyet ettiği görevi sonuna kadar yerine getirmekten aciz, içinin derinliklerinde bütün varlığının değişmesini hissetti ve Christus´a imanla döndü. Petrus´u aramaya acele eden Saul, artık onu öldürmek için değil, daha ziyade Petrus´un ona Tanrı’nın sözleri hakkında talimat vermesi ve onun eylemlerine katkıda bulunması için arıyordu.
- O andan itibaren Saul, Pavlus oldu ki, o isim değişmesi onun tamamen ruhi değişimi ve tamamen Tanrı’ya dönüşünü gösterir. (308, 46 – 47)
- Pavlus, benim on iki elçimden birisi değildi, soframda yemek yemedi, ne de talimatlarımı dinlemek için yolumdan gitti. Doğrusu Pavlus bana inanmadı, ne de bana inananlara sevimli gözle baktı. Saul´un kalbinde o an yayılmaya başlayan elçilerime emanet ettiğim tohumu yok etme fikri vardı. Ama Saul kendisinin benimkilerden birisi olduğunu bilmiyordu. O Mesih´in gelmesi gerektiğini biliyordu ve buna inanıyordu. Fakat Saul alçakgönüllü Jesus´un Kurtarıcı olabileceğine inanamıyordu. Kalbi dünyanın kibirleriyle doluydu. Ondan dolayı da Rab´bin yanındaki varlığını hissetmedi.
- Saul, Kurtarıcısı´na karşı geldi. Öğrencilerimin ve mesajlarımı elçilerimin ağzından dinlemek için onlara yönelen insanların peşini kovaladı. Ve ben ona o benimkilerin peşini kovalayayım derken, sürpriz yaptım. Saul´un kalbinin en hassas yerine dokundum ve onun ruhu beni beklediği için beni tanıdı. Ondan dolayı sesimi duydu.
- O uzaklara kadar bilinen adamın bu yolla Tanrı’ya dönüşü benim dileğimdi ki, dünya onun şaşırtıcı eylemlerini görebilsin ve onun eylemleri sizi iman ve anlayışa teşvik etsinler.
- O andan itibaren hayatını sevgiye ve insanlara adayan ve Ustası´na olan sevgisinden ve O´nun tanrısal talimatlarından ilham alan o adamın hayatını ayrıntılarıyla neden gözden geçirelim?
- Pavlus, sözlerimin en büyük elçisiydi, bana şahitliği sevgi, dürüstlük, hakikat ve ışıkla doluydu. Onun eskiden materyalizme olan sevgisi çok yüksek bir maneviyata ulaştı, onun sertliği ise sonsuz uysallığa dönüştü ve böylece elçilerimin peşini kovalayan o adam sözlerimin tohum ekicisi, Rabbi´nin tanrısal mesajı için yaşayan, hayatını ona adayan ve çeşitli milletlere, illere ve köylere götüren yorulmayan gezgin vaiz hocası oldu.
- Sevgili halk, işte burada Tanrı’ya dönüşün güzel bir örneğini ve insanların beni hiç duymamış olmasına rağmen, büyük bir elçim olabileceklerini görüyorsunuz. (157, 42 – 47)
Elçilerin Mükemmel Örnekliği
- “İkinci Devirde” benim haricimde öğrencilere Ustaları yanlarında olmadan dünyayı dolaşırlarken, kim cesaret verdi? Onların her birinin eylemleri hayran olmaya değer görünmüyor mu? Ama her insan gibi onların da zayıf yanlarını olduğunu size söylüyorum. Daha sonra sevgi ve imanla doldular. Dünyada koyunlar gibi kurtlar arasında olmak ve insanların peşlerini kovalamaları ve alay edilerek yollarında gitmek onların cesaretini kırmadı.
- Elcilerim, mucize yaratma gücüne sahiptiler. Onlar kalpleri hakikate döndürmek için o lütuftan yararlandılar.
- Jesus´un sözlerini elçilerimin ağzından duyanlara ne mutlu, çünkü benim öğretim onlarda değişmeye uğramadı, daha ziyade bütün berraklığıyla ve hakikatiyle insanlara sunuldu. Ondan dolayı insanlar, onları dinledikleri zaman, ruhlarında Rab´bin varlığını ve benliklerinde bilmedikleri bir güç, bilgelik ve haşmet hissettiler.
- O fakir ve alçakgönüllü Celileli balıkçılarda onurlu bir örneğiniz var: Sevgi yoluyla ruhi balıkçılara dönüşerek, halkları ve krallıkları Jesus´tan öğrendikleri sözlerle sarstılar ve dirençleri ve fedakârlıklarıyla halkları Tanrı’ya dönmeye ve ruhi barışın gerçekleşmesine hazırladılar. Krallardan dilencilere kadar – onların hepsi gerçek Hristiyanlığın yaşandığı günlerde barışımı öğrendi.
- Spiritüalizmin o devri insanlar arasında uzun sürmedi; fakat her şeyi bilen ben, yeniden geleceğimi bildirdim ve vaat ettim, çünkü bana ihtiyacınız olacağını biliyordum. (279, 56 – 60)
Hristiyanlığın Yayılması
- Öğretim, öğrencilerimin ağzında ve eylemlerinde bilgisizliğe, putperestliğe ve materyalizme karşı savaşan sevginin ve ışığın kılıcı gibiydi. Efsane ve geleneklerinin yıkılışının yaklaştığını görenlerde kızgınlık çığlığı yükselirken, ayni zamanda diğer kalplerden sevinç marşı yükseldi, kendilerini ümide ve hakikate susayanların imanına ve günah yüküyle yüklülerin karşısında ışıklı bir yol açıldı.
- Ruhsal yaşamı inkâr edenler, cennet hakkındaki vahiyleri duydukları zaman, diğerleri o ruhi yaşamı sezerken ve ondan adalet ve kurtuluş ümit ederken ve Baba´ya dünyaya biricik Oğlu´nu gönderdiği için teşekkür ederken, öfkelendiler.
- Kalplerinde Tanriları´na ruhi berraklıkla hizmet etmek ve sevmek için, O´na olan kutsal sevgi özlemini koruyanlar, yollarını aydınlanmış gördüler, sözlerimi pekiştirdiklerinde, zihinleri açıldı ve ruhlarında ve kalplerinde bir canlanma gördüler. Christus´un talimatı gerçek ruhi ekmek olarak onların içlerindeki sonsuz boşlukları doldurdu ve onun mükemmelliği ve anlamı ruhlarının bütün özlemlerini fazlasıyla gerçekleştirdi.
- Yeni bir devir yükseldi, sonsuzluğa götüren ışıklı bir yol açıldı.
- Ruhi yükselişin, sevginin ve şefkatin ne güzel duyguları, imanla aydınlanmış olanlarda sözümü almak için uyandı! Nasıl bir cesaret, nasıl bir metanet bir an bile cesaretini yitirmeden her şeyin acısını çekmekten ve yenmekten anlayan kalplere eşlik etti!
- Yoksa Usta’nın kanı henüz taze olduğu için mi? Hayır, halk: O kanın ruhi esansı – o tanrısal sevginin maddeden vücut olması idi – kurumayacak, ne de yok olacak. O bugün eskisi gibi mevcut, canlı ve yaşam sıcaklığına sahiptir.
- Onun nedeni ise o kalplerde kendilerini ona adadıkları ve onun için kanlarını feda ettikleri hakikat sevgisi aynen olmasından gelir ki, böylece Ustaları´nın dersini öğrendiklerini ispat etmek içindi.
- O yüce ruhlulukla feda edilen kan bütün engelleri ve musibetleri yendi.
- Sözümün öğrencilerinin maneviyatı ile putperestlik, materyalizm, bencillik ve fanatiklerin eski geleneklerinde bilgisizliği veya vücudun zevkinin tadını çıkarmak için yaşayan paganlar arasında nasıl da büyük zıtlık kendini gösterdi! (316, 34 – 42)
- Hayat yolunuza iyi örnek olan eylemlerinizin tohumunu ekin, benim talimatlarımı sahteleştirmeyin. Benim öğretilerimi öğretmek ve açıklamak için zevke tapmayan “İkinci Devirdeki” elçilerimi örnek olarak alın. İnsanlığın sonradan düştüğü putperestliğin suçu o elçilerime verilemez. Onların elleri Tanrı’ya ruhuyla tapmak için asla kilise kürsüleri ve saraylar yapmadılar. Ama onlar insanlığa Christus´un talimatlarını getirdiler, hastalara sağlık, fakirlere ve kederlilere ümit ve teselli ve yolunu şaşırmışlara Ustaları gibi kurtuluş getirdiler.
- Bugün bildiğiniz Hristiyan dini, elçilerimin uyguladığı ve öğrettiği öğretinin yansıması bile değildir!
- Size bir kere daha o öğrencilerimde alçakgönüllülüğün, sevginin, merhametin ve yükselmenin mükemmel örneklerini görebileceğinizi söylüyorum. Onlar ağızlarının konuştuğu hakikati kanlarıyla mühürlediler.
- Artık insanlık sizden imanınıza şahitlik etmeniz için kan talep etmeyecek, ama doğruluğu isteyecek. (256, 30 – 33)
|